Çocukluk çağı kanserleri, vücudun herhangi bir yerindeki hücrelerin
kontrolsüz bir şekilde çoğalmaları ile ortaya çıkan, kısa sürede kan veya lenf
yolu ile vücudun farklı bölgelerine yayılarak sağlığı bozabilen ve yaşamı
tehlikeye sokabilen bir grup hastalığa verilen isimdir.
Dünyada 300.000 çocukluk çağı kanserinin yıllık
olarak teşhis edildiği tahmin edilmektedir. Erken evrede teşhis edilen birçok
çocukluk çağı kanseri yüksek oranlarda tedavi edilebilmektedir. Ülkemizde
yıllık 3.500-4000 civarı çocuk, ilk teşhisini alarak kanserle mücadelesine
başlamaktadır. Çocukluk çağı kanserleri tüm kanser vakalarının %1,3’ünü ve tüm
kanser ölümlerinin yaklaşık %1’ini oluşturmaktadır. Dünyada her yıl oluşan
kanserlerin %2 ve 4’ü 19 yaş altı yaş grubunda gelişmektedir.
Çocuklarda görülen kanserler; tedaviye yanıt ve
sağ kalım açısından erişkin kanserlerinden çok farklılıklar gösterirler.
Çocukluk çağı lösemileri, çocukluk çağında en sık görülen kanser türüdür.
Lenfomalar, beyin tümörleri ve merkezi sinir sistemi tümörleri lösemileri takip
etmektedir. Kanser tanı ve tedavisinde kaydedilen önemli gelişmeler ile
günümüzde çocukluk çağı kanserlerinin erken tanı alan olgularda sağ kalım
oranlarının anlamlı olarak yüksek olduğu da ayrıca bilinmektedir.
Hastaların erken tanı alabilmeleri, bu konuda
eğitimin yaygınlaştırılması ile mümkün olabilmektedir. Bu nedenle, bu
hastalıklara ilişkin bulgu ve belirtilerin kişiler tarafından bilinmesi, hızla
tanıya gidilmesi ve bu hastaların tam teşekküllü onkoloji merkezlerinde bu konuda
eğitim almış uzmanlar tarafından tedavilerinin yapılması, hastalıkla mücadelede
başarıya ulaşılabilme açısından oldukça önem arz etmektedir.
Yıllar içinde çok disiplinli tedavi
yaklaşımlarının gelişmesi ile kemoterapi, radyoterapi ve cerrahideki gelişmeler
ülkemizde de çocukluk çağı kanserlerindeki yaşam oranlarının artmasını
sağlamıştır. Bugün çok sayıdaki çocuk onkoloji merkezinde çocukluk çağı
kanserlerine tanı konulabilmekte ve bu hastalar uluslararası standartlarda
tedavi edilebilmektedir. Erken teşhis ile tedavi başarı oranları daha da
yüksektir.
Bu nedenle; iştahsızlık, kansızlık, hızlı kilo
kaybı, bacaklarda kemik ağrıları, cilt altında kanamalar (kırmızı noktalar veya
morarmalar), burun ve diş eti kanamaları, ateş gibi semptomların varlığında dikkatli
olunmalı ve en yakın sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır. Çocukluk çağı
kanserleri diğer erişkin kanserlerinde olduğu gibi ücretsiz tedavi
edilmektedir. Fakat tedavide erişkinlerdeki gibi yerleşmiş tarama testleri
olmadığından, ebeveynlerin çocuklardaki bulgu ve belirtilerini bilmeleri ve iyi
bir gözlemci olmaları büyük önem arz etmektedir.