Gazipaşa İlçe Sağlık Müdürlüğü’nden
‘Küresel İyot Eksikliği Günü’ nedeniyle bir açıklama yapıldı. Açıklamada, iyot
eksikliği bozukluklarının dünya üzerinde önemli bir halk sağlığı problemi
olarak görüldüğü belirtildi.
İlçe Sağlık
Müdürlüğü tarafından yapılan açıklamada şu ifadeler yer aldı: “Küresel İyot
Eksikliği Bozukluklarını Önleme Günü; iyotun yeteri kadar kullanımı ve
sonuçları konusunda farkındalık yaratma ve vurgulanması amacı ile her yıl
etkinlikler düzenlenmektedir. İyot; tiroid hormonları, tiroid bezi tarafından
salgılanan, tirozin aminoasitlerinden üretilen, iyot atomları içeren hormon
olan, tiroksin-T4 ve triyodotironin -T3 sentezi için tüm insanların normal
gelişimi ve iyiliği için gerekli olan bir mikro besindir. Normalde yetişkin bir
bireyin 100 -150 mikrogram, hamile ve süt veren annelerin 200- 250 mikrogram,
çocukların 50 -120 mikrogram civarında iyot alması önerilmektedir. İyot
eksikliği ve bozuklukları olarak bilinen çeşitli sağlık ve gelişimsel sonuçlara
yol açmaktadır. İyot eksikliği, önlenebilir zihinsel geriliğin önemli bir
nedeni olarak görülmekle beraber; özellikle hamilelik ve erken çocukluk
dönemlerinde zarar vermektedir. İyot yetersizliği, tiroid hormonu
salgılanmasındaki yetersizlik sonucu kretinizm adı verilen zihinsel, bedensel
gelişimde durma ve cücelik ile zeka geriliği, fiziksel, motor geriliği
gözlenmekle beraber; ölü doğum ve düşüklere neden olabilmektedir. Hafif iyot
eksikliği bile önemli bir öğrenme yeteneği kaybına neden olabilmektedir.
54 ÜLKE İYOT
EKSİKLİĞİNE SAHİP
İyot eksikliği
bozuklukları dünya üzerinde önemli bir halk sağlığı problemi olarak
görülmektedir. Günümüzde, dünya nüfusunun üçte biri oranında iyot eksikliği
bozuklukları riski altındadır. Dünya Sağlık Örgütü‘nün verilerine göre,
yaklaşık 54 ülke iyot eksikliğine sahip olarak gösterilmektedir. Dünyada iyot
eksikliğinin önlemesindeki yaygın olarak kullanılan en etkin ve ucuz yöntem
tuzların iyotlanması olarak belirtilmektedir. Dünyada birçok devletin
uyguladığı tuzların iyotlanması politikası Türkiye’de 1994 yılında Birleşmiş
Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF) işbirliği ile ‘İyot Yetersizliği
Hastalıklarının Önlenmesi ve Tuzun İyotlanması Programı’ kapsamında başlatılmış
olup; 1998 yılında hazırlanan tuz tebliği ile tüm sofra tuzlarının iyotla zenginleştirilmesi
sağlanmıştır.
GEBELERDE CİDDİ
ORANDA İYOT EKSİKLİĞİ MEVCUT
İyotlu tuz
kullanımı başta olmak üzere iyot alabileceğimiz doğal kaynakların başında deniz
ürünleri gelmektedir. Balık, kabuklu deniz ürünleri, patates, yumurta, süt ve
süt ürünleri, kızılcık, vb gıdalarda iyot miktarı fazladır. Ispanak, soya
fasulyesi, pazı, kabak, sarımsak fasulye, yulaf, pirinç, kırmızı et, karaciğer,
baklagiller, muz, çilek, kuru erik, şalgam gibi besinlerde de iyot bulunur.
Ülkemizin birçok bölgesinde iyot sınırda yeterli olmasına rağmen, gebelerde
hâlâ ciddi oranda iyot eksikliği mevcuttur. Elimizdeki mevcut veriler gebelik
ve emzirme döneminde artan iyot gereksinimi düşünüldüğünde, sadece iyotlu tuz
ile bunun karşılanamadığını göstermektedir.”